Yönetim Kurulu’nun Rekabet Yasağı

Yönetim Kurulu'nun Rekabet Yasağı

Yönetim Kurulunun Türk Borçlar Kanunu’nda da açıkça belirtildiği gibi şirkete karşı bir sadakat yükümlüğü vardır, buna bağlı olarak yönetim kurulunun rekabet yasağı doğar. Rekabet yasağı genel kurulun alacağı bir kararla kaldırılabilirken, esas sözleşme ya da hissedarlar sözleşmesine konulacak bir madde ile şirket temsilcileri, şirket yetkilileri ve muharras müdür ve ortaklar için de rekabet yasağı konulabilir.

Rekabet Yasağının temelinde yönetim kurulunun emeğini ve zamanını sadece ve sadece şirkete ayırması, şirketin faaliyetlerine engel hareketlere bulunmasını önlemek vardır. Esas sözleşmeye konulan rekabet yasağı hükmü dilendiği zaman genel kurul kararıyla kaldırılabilir veyahut genel kurul kararıyla rekabet yasağı sözleşmeye eklenebilir. Ancak bu rekabet yasağının nasıl olduğu çok önemlidir.

Rekabet Yasağı getirilen kişinin ekonomik hayatı komple bitmemeli, kariyeri, para kazanması engellenmemelidir. Bu sebeple rekabet yasağı her zaman yer ve zaman ile sınırlandırılmalıdır. Bu sınırlandırma yurt içi ve en az 10 yıl gibi geniş değil olabildiğince dar olmalıdır.

Rekabet yasağına uymayan yönetim kurulu üyesi hakkında genel kurul, kanunun tanıdığı haklarını kullanabilir. Buna göre rekabet yasağına uymayan bir üyeden

  1. Şirketin zararı tazmin edilebilir.
  2. Yapılan işlemin şirket namına yapılmış sayılmasını talep edebilir.
  3. Üçüncü şahıs adına yapılan işlemlerde menfaatin devredilmesini talep edebilir.
  4. Yönetim kurulu üyesi başka bir şirkette sınırsız sorumlu olmuşsa şirketten çekilmesini ve menfaatlerinin devrini isteyebilir.

Bütün bunlara ek olarak rekabet yasağını bozan üyenin azline karar verilebilir.

Rekabet Yasağının yaptırımları bu şekilde olmakla birlikte geçerlilik şartları da zaman ve yer bakımından önemlidir. Rekabet yasağı ömür boyu ve tüm bir coğrafya üzerine getirilemez. Bu yüzden genellikle şu tarz bir kısıtlama vardır.

Görevleri bittikten sonra eski şirketin faaliyetinde şirket kurmasının belli bir süre ile  kısıtlanması ve eski şirketin müşterileriyle iş yapmasının belli bir süre ile kısıtlanması

Bu süreler genellikle şöyledir:

Görevi bitenin 3 yıl boyunca şirket faaliyet konusunda şirket kurmama ve 5 yıl boyunca eski şirket müşterileri ile iş yapmama

Bu süreler şehir en azından bölge konusunda sınırlandırılmalı yönetim kurulu üyeliği son bulan şahsın bir şehir, bölge ve alanda o süre zarfında iş yapması engellenmelidir. Böylece Yönetim kurulu üyelerinin şirketin fiilen uğraştığı işlerle uğraşması ve hatta ana sözleşmede yazılı olmasa bile şirketin fiilen uğraşmadığı bir iş ile daha sonra uğraşmaya başlaması halinde de bu yasak söz konusu olacaktır.

Yönetim kurulu üyeliği sona eren kişi, aynı işle ilgilenen dernek ve vakıflara girmesini engelleyen bir hüküm bulunmamakla birlikte, ticaret şirketlerine ve adi şirketlere girmesi rekabet yasağı kapsamında engellenmiş ve şirketlere belli bir süre ve yer bakımından avantaj sağlanmıştır.

Bülteni PDF formatında indirmek için tıklayınız.

Uygulamada farklı şekillerde yapıldığı görülmekle birlikte arsa sahibinin belirli bir arsa payını devretme ve yüklenicinin de inşaat yaparak belirli bağımsız bölümleri arsa …

Aile Anayasası

Ticari hayatın en önemli parçası olan aile şirketleri Türkiye’deki şirketlerin %95’ini ve Dünya genelinde şirketlerin %60’ını oluşturmaktadır. Ancak bu şirketlerin yalnızca %10’u …

Anonim Şirket Paylarinin Devrinde Pay Sahiplerinin Önalim Hakkı Önalım Hakkı Nedir? Önalım hakkı, hak sahibine satışta öncelik veya başkasına satış halinde kendisine …

Sözleşme İlişkilerinde Edimler Arası Aşırı Oransızlık Ve Sonuçları Borçlar hukukuna hakim olan temel prensip irade serbestisidir. Buna göre taraflar; sözleşmenin koşullarını belirleme, …

Öncelikle Paylı Mülkiyet, Medeni Kanunun 688. Maddesi uyarınca; birden çok kimsenin maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olduğu şeklinde tanımlanmıştır. Maddenin devamında ise paydaşların hak sahibi olmaktan doğan yükümlülükleri de düzenlenmiştir.

Kat Karşılığı İnşaatSözleşmeleri

Uygulamada farklı şekillerde yapıldığı görülmekle birlikte arsa sahibinin belirli bir arsa payını devretme ve yüklenicinin de inşaat yaparak belirli bağımsız

Aile Anayasası

Ticari hayatın en önemli parçası olan aile şirketleri Türkiye’deki şirketlerin %95’ini ve Dünya genelinde şirketlerin %60’ını oluşturmaktadır. Ancak bu şirketlerin

Paylı ve Elbirliği Mülkiyetindeki Kira Sözleşmelerinde Fesih Koşulları

Öncelikle Paylı Mülkiyet, Medeni Kanunun 688. Maddesi uyarınca; birden çok kimsenin maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olduğu şeklinde tanımlanmıştır. Maddenin devamında ise paydaşların hak sahibi olmaktan doğan yükümlülükleri de düzenlenmiştir.